Simdi kivrilip bir kitabin icine, hayatin kargasasindan
kacacagim düsler ülkesine. Bag, bahcem, kir atim olur.
Yollarimin kenarlarinda papatyalarim, gelinciklerim
olur. Bir kiz cocugu kirlarda kosar neseyle, kirmizi
baslikli kiz masalinda ki kurt hep masallarda kalir.
Kirilmaz agaclarimin dallari, kuslarim bir avcinin
kursununa kurban gitmez. Yarali ceylanin yaralari
sarilir. Analarin agitlari yerine sevda türküleri calar
ozanlar, asiklar atisir, nazenin Ayseler, yigit
Mehmetler safiyane bakisir, sevdanin temizi yürege
yakisir. Merhamet sofralarinda sevgi ikram edilir,
muhabbet kadehlerinden huzur yudum yudum icilir.
Simdi kacacagim sadik dinleyicim, ses etmez, gönül
incitmez dostlarin mekanina...
Yürek yaralari vardir zaman gectikce daha bir
derinlesir. Zaman olur kelimeler yorgun düser de dil
susar onun yerine gönül konusur. Bilir ki halimiz bir
lisandir söyleyemediklerini de söyler. Ve süktun
dehlizlerinde kaybolur insan