Fikir yapisi olarak Abdülhamidi, Islamci, Osmanlici, Türkcüden ziyade devletci olarak nitelen-dirmek daha dogrudur. Eski Türk devlet gelenegi anlayisini örnekleriyle sahsinda yasatan II. Ab-dülhamid, Tanzimati devleti yeniden canlandirma cabalari, bir ihya hareketi olarak degerlendir-mekte, babasini da bu yüzden muhyi-i devlet olarak adlandirmaktadir. Türk devlet anlayisinin en büyük temsilcilerinden biri olarak dinden önce devleti düsünmüstür. Devlet olmazsa dini mu-hafaza etmenin de mümkün olamayacagini biliyordu. Osmanli Imparatorlugunu harap bir kervansaray olarak düsünüyordu ve onun her an yikilmak teh-likesinde oldugunu biliyordu. Bunun icin halka ve devlet adamlarina sinmis bedbinligi ve ümitsiz-ligi giderip devletin yasamasindan ümidini kesen insanimizi harekete gecirmeyi hedef edinmisti. Ilim ve teknikte cagin cok gerisinde kaldigimizi anlayarak her seyi ile Batiyi taklit etmeyi care ola-rak gören Tanzimat devri aydinlarindan ayrilmistir.