Ask girer kapidan önce, size hicbir sey sormadan hayatinizi degistirir. Türlü kokular yayar etrafiniza, basiniz döner, sesiniz kisilir, uykulariniz kacar. Eliniz, eline degdiginde baska bir dünyaya ayak basarsiniz. Yeni umutlar yeserten, bir cocuk masalinin kahramanisinizdir sanki. Kimi zaman mahcup, kimi zaman atesli; hafif ya da devrilmis bir boya kabi gibi yogun.

Sonra...

Gülay Güner kitabinda sonrasini da anlatiyor bizlere.

Bir kadinin yasamindan yola cikarak kadin erkek iliskilerindeki incelikleri gözler önüne seriyor.

Kitapta aska, ihanete, evliligi iliskin bir kadinin yasadigi yasayabilecegi duygulari tarif ederken; farkli kadin karakterleriyle onlarin umutlarini, duyarliliklarini, zayifliklarini, kararliliklarini, sekse ve aska bakislarini, hayati yeniden yeniden kurmaya calisirken ki mücadelerini de anlatiyor.

Gülay Güner romaniyla, kadinlar ve erkeklerin kendilerine has dilini anlamamizi sagliyor, saglikli bir iliskinin ve cinselligin ipuclarini veriyor.

Her kosulda; kalbiniz kirildiginda, korktugunuzda, kimsesiz kaldiginizda, ne yapacagini bilmez ve caresiz hissettiginizde, umutlarinizi yitirmemeniz, kendinize güvenmeniz gerektigini, zorluklarla savasarak, yeniden ayaga kalkabileceginizi, kaldirim taslarinin arasindan basini uzatmis bir bahar cicegi gibi yeniden etrafa kokular sacabileceginizi söylüyor, ayni zamanda...

Ve Yalniz Olmadiginizi...